Mini minnacık bir ada. Bir ucundan diğerine yürümek 10
dakika.. Eni o kadar, biraz da tepeye kadar çıkıyor. Neredeyse bütün ada küçük
bir koy... Bir de adanın diğer tarafında. 5–10 evin olduğu daha küçük bir koy
var. Bunlar adanın yaşanan yerleri.
Adanın tepesine çıkıp eski kiliseyi görmek
havaalanının oraya yürümek de mümkün. (
tepesine çıkmak için basamaklarla tırmanmanız gerek ve oldukça yorucu ).
Yunanca adı Kastellorizo,
kırmızı kale anlamına geliyor.
Adanın popülasyonu yazın 500 kişi bu sayı kışın 300e
düşüyormuş.
Ada Yunanistan'ın anakaraya en uzak adası. Kaş’a ise mesafesi sadece 20 dakika.
Kaş’a mesafesi 2 km Atina’ya mesafesi ise 570 km. Rodos’a ise mesafe 125 km. Bu
yüzden de halk normal sebze ve meyve alışverişlerini ve günlük ihtiyaçlarını
Kaş’tan karşılıyor.
Ben önce Kaş’a gittim oradan da Meis’e geçtim. Zaten seyahate başlama niyetim Meis’i görmekti. Seyahati beraber yapmayı planladığımız arkadaşım gelmeyince tek başıma yola koyuldum. Plan Meis’te en azından 3 gece geçirmekti. Kaş’ta tanışıp Meis’te gece kalacağımı duyan herkes “ oraya 3 gece gidilir mi yapacak hiçbir şey yok çok sıkılırsın” diye başımın etini yedi. Ancak diğer taraftan da Meis’in tam köy havasında olduğunu çok küçük olduğu için herkesin birbirini tanıdığını ve sokakta gördüğün herkesle doğal olarak selamlaştığını duymuştum ve bu da tam benim aradığı şeydi aslında.
Meis 2.dünya savaşı sırasında fena halde
bombalanmış. Ve ada halkının çok büyük çoğunluğu Avustralya’ya göç etmiş.
Şimdilerde herkes geri dönüp ya ev almış ya da arazilerine yeni evler
yapmışlar. Yunancanın dışında sürekli İngilizce konuşuluyor adada.
Adada tek bir taksi var. O da havaalanından gelen misafirleri karşılamak için kullanılıyor. Halkın kullanıpta gidebileceği bir yer yok ya da taksiyle otelinize dönmeniz mümkün değil. Otobüs görmedim charter uçaklar geldiğinde çalışan bir otobüs vardır herhalde.
Adada insandan çok kedi var. Kışın kimse kalmadığından halleri vahimmiş...
Yemekler süper. ( Benim gibi yunan adalarına ve
kültürüne bayılan biri için şaşırtıcı değil ).Ada gün boyunca Kaş'tan günübirlik gelen turistlerle dolup taşıyor.
Mavi mağara: Nefis... Sabah erken Kaş’tan
günübirlik turistler gelmeden giderseniz içinde yüzmeniz mümkün.
Denize girmek için limandaki otellerin önü var.
Bir de küçücük bir ada. Onlar ada diyor da aslında karaya 5 dakika mesafede bir
adacığa restoran yapıp şezlonglar koymuşlar. Tabii ki deniz nefis.
4 gün orada kalmama rağmen küçücük adada hiç
sıkılmadım. Kitap okudum restoran sahipleriyle arkadaş oldum. Bir akşam baktım
bir restoranda çalışanlar kendi
içlerinde dans ediyorlar hemen gittim ben de dans ettim onlarla. ( Ada o kadar
küçük ki her nevi hareket görülüyor )
Meditarraneo filmi ( ki o filme bayılırım ) bu adada çekilmiş.
Orada olduğum sırada Kaş'tan bir geceliğine gelmiş iki kızar astladım. Sıkıntıdan kendilerini içkiye vermiş öyle eğleniyorlardı. Biraz biz ne halt ettik havasında. Yani diyeceğim böyle küçük adalarda iyi vakitte geçirebilirsiniz, sıkıntıdan da patlayabilirsiniz. Ne sevdiğinizi ne beklediğinizi bilip ona göre gitmek lazım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder